Agile Consulting&Coaching

Çevik Projelerde Ayna Etkisi

1970’li yıllarda sosyal psikologlar, özbilinç üzerine yaptıkları araştırmalarla, insanda özfarkındalığın nasıl geliştiğini anlamaya başladılar. Deneylerinde kullandıkları basit bir obje vardı; ayna. Deney ortamında ayna olduğunda, katılımcılar kendilerine verilen görevleri başarmak için daha fazla çaba gösteriyor ve sorulan sorulara daha geçerli yanıtlar veriyorlardı. Hareketlerinde daha fazla tutarlı oluyorlar, davranışları da değerleri ile daha fazla tutarlılık gösteriyordu. Fikirlerini değiştirmeye zorlandıklarında, başkalarının emirlerini dinlemek yerine kendi değerleri doğrultusunda fikirlerini sahipleniyorlardı.

Bu etki, gerçekleştirmeye çalıştığımız hedeflerin peşinde koşarken kendimizi daha yakından izlememize sebep oldu. Diet yaparken ağırlığımızdaki değişimleri daha sık izliyoruz. Bütçemizi takip ederken yaptığımız her harcamayı not etmeye çalışıyoruz. Aslında yapmaya çalıştığımız şey, hedefe doğru yol alırken mevcut durumumuzun farkında olmak ve ufak sapmaları anında görüp tekrar yola dönebilmek.

Çevik projelerde ayna etkisini proje ortamını görselleştirerek yaratıyoruz. Yalın üretimden gelen görselleştirme yaklaşımı, proje gelişiminin daha şeffaf bir şekilde izlenmesine katkı sağlıyor. Geliştirdiğimiz ürün özelliklerini, şu an üzerinde çalıştığımız işleri ve bu işlerdeki mevcut durumu,  daha sonra geliştireceğimiz ürün özelliklerini ve bunlarla ilgili planlamayı proje ortamında görsel olarak paylaşıyoruz. Başka bir deyişle proje ekibi olarak kendimize ve projeye ayna tutuyoruz. Böylesi bir şeffaflık, ekip olarak değerlerimizin arkasında olduğumuzun da bir göstergesi oluyor.

Gerek projelerimizdeki, gerekse kişisel hedeflerimiz doğrultusundaki gelişimimizi izlemeye başladığımızda sürekli karşımıza aynı soru çıkıyor: Ne kadar yol katettiğimize mi odaklanmalıyız, hedefe ne kadar yolumuzun kaldığına mı odaklanmalıyız? Chicago Üniversitesi’nden Ayelet Fishbach ve Minjung Koo, bir reklam şirketi çalışanları üzerinde yaptıkları deneyle bu soruya yanıt aradılar. Katılımcıların yarısına mevcut rollerinde işe başladıklarından bu yana neler başardıkları, diğer yarısına ise planladıkları ama henüz gerçekleştiremedikleri hedefleri soruldu. Geçmiş başarıları hakkında yazan grubun, henüz gerçekleştiremedikleri hedefler üzerinde yazan diğer gruba kıyasla mevcut işleri ve projeleri ile ilgili memnuniyeti daha yüksekti. Fakat diğer grubun hedeflerine ulaşma ve sonrasında meydan okuyucu yeni projelere atılma konusundaki motivasyonu daha fazlaydı. Daha önce yaptıklarına odaklanan grup, daha zor ve meydan okuyucuyu görevleri üstlenmeye istekli görünmüyordu. Onlar mevcut durumlarından ve halihazırda yapmaya devam ettikleri işlerden hoşnutlardı. Ne kadar yol katedildiğine odaklanmak gönül rahatlığı sağlıyordu, istek ve motivasyonu artırmak için ise kalan yola odaklanmak gerekiyordu.[1]

Çevik projelerde en fazla kullanılan çevik yaklaşım olan Scrum, kalan işe odaklanılması gerektiğini Scrum Kılavuzu’nda iki noktada belirtir:

  • Bir Hedefe Doğru İlerlemeyi İzlemek: Hedefe ulaşmak için geriye kalan iş her an hesaplanabilir. Ürün Sahibi en azından her Sprint Değerlendirme toplantısında geriye kalan toplam işi izler. Ürün Sahibi projelendirilen toplam işin istenen zamanda tamamlanıp tamamlanamayacağını anlamak için önceki Sprint Değerlendirme toplantısında kalan işle bu rakamı kıyaslar. Bu bilgi tüm paydaşlar nezdinde şeffaflaştırılır.
  • Sprintin İlerlemesini İzlemek: Sprint İş Listesindeki toplam kalan iş Sprintin herhangi bir anında hesaplanabilir. Geliştirme Takımı, Sprint Hedefini gerçekleştirmeye ne derece yakın olduğunu görebilmesi için en azından her Günlük Scrumda toplam kalan işi izler. Geliştirme Takımı, Sprint boyunca kalan işi izleyerek ilerlemesini yönetebilir[2].

Scrum uygulamasına rağmen, kalan işin hesaplanmasını vakit kaybı olarak gören geliştirme ekiplerine ve ürün sahiplerine sorum şu: Biten işe odaklanıp gönlünüzün rahat olmasını mı istiyorsunuz, hedefe ulaşmak için daha fazla istek ve motivasyon mu?

Scrum’ın bazı kısımlarını uygulamak her ne kadar mümkün olsa da sonuç Scrum olmaz[2].

 

[1] Willpower – Roy F. Baumeister & John Tierney

[2] Scrum Kılavuzu (http://www.scrumguides.org/docs/scrumguide/v1/Scrum-Guide-TR.pdf#zoom=100)